Tagöykü

Novella Daima En Sevdiğim

N

Rutin yaşamlarda kitaplar muhteşem sürprizlerdir, kısa süreliğine de olsa başka hayatın içine girer kahramanla birlikte dolaşırsınız. Soğuk bir limonatayla ferahlayan zamana uzun bir öykü ekleyip Latin Edebiyatı’nı ozanı Horatius’un dediği gibi “Carpe diem!” sözünü hatırlar günü yakalamaya çalışırız. Fransız yazar ve edebiyat profesörü Annie Ernaux’nun ‘Yalın Tutku’ novellası,  ‘Flashbacks Of A Fool’ film müziği olan Roxy Music ‘If there is something’ şarkısı eşliğinde müthiş bir okuma...

Posta Pulu

P

Tam kalbimde yaşadığım yerden çok uzaklarda olmanın verdiği hakiki bir değişim vardı. Olağanüstü sakin bir gece yarısı yürüyüşü gibi gerçeği hiç dikkate almayan bir rüyanın içindeyim. İşin aslı şu ki; her şeyi kendime saklamaya kesin kararlıyım. Düşüncelerimi davranışlarımla ifade etmeyi istemiyorum. Gelişigüzel bir hafızanın yapacağı şeyi takip ediyorum, örtbas ediyorum, ayaklarımın altında gidebileceğim yeni bir yol daima olmalı. Bir gün başka bir kapıdan girip başka bir dünyada yaşayıp deniz...

Ç.G.H: Çok Gizli Hayat

Ç

Yola çıkarken yalnız olduğumu sanıyordum. Sarı yağmurluğumu dikkatlice ilikleyip, sarı yağmur botlarımı giymiştim. Çıkmadan cebimdeki konyaktan uzun bir yudum aldım. Çikolatalı puromu kapıyı kapattıktan sonra ıslak çime atıp sağ ayağımla ezdim. Saat on biri geçiyordu. Nedenini söylemek zor, içimde birkaç istekle yürüyemeye başladım. Bir tanesi evde şöminenin başında konyağını yudumlamak istiyordu caz dinleyerek, öteki evi bırakmak…. Bu çok yağmurlu gecede üşümeye ayarlamıştım kendimi. Sonunda...

Unuttum

U

Yabancı bir evdeyim, nasıl geldiğimi hiç bilmiyorum. Kim olduğumu hatırlamıyorum. Eşyalara dokunuyorum, tanıdık bir şeyler, sanki daha önce bu nesnelere tutunmuştum. Aitlik duygusunun yitikliği. Eski bir kiracı gibi dolaşıyorum odalarda, herhangi bir köşesinden kendimi yakalayabilmek, unuttuğum yaşamımı geriye çağırabilmek ümidiyle. Yaşadığımız üzücü anıların geçmişte kalarak, belleğimizin geriye atmasını özleriz, nedenini bilemediğimiz iç sıkıntılı zamanlarda yanımıza tekrar tekrar gelişlerini...

Aynı Hayat

A

Kuşkusuz bir uyku saati. Yatağa uzanır uzanmaz uykuya dalmayı özlemişim. Erik bahçelerinde bir dolu hayal sayıklamadan, yüksek anlaşılmaz seslerde geçmişe dair zırvalamadan, uyanıp kapıları açarak gecenin sessiz asfaltlarında ayakların çıplak yürümeden sükunet içinde herkese ait rutin bir uykuya yatmak. Hayran olunacak sessizlik zamanı. Hayallerim tuhaf, hatta zor gibi görünebilir, ama ben şimdi sadece uyumak istiyorum; kolay ve basit. Otobanlarda giderken aklıma hep uzaklar geliyor. Tuhaf olan...

Sevgili Ben

S

Sevgili Canım, senin için endişeleniyorum. Bugün seni aradığımda sesin solgun, tesellisiz geliyordu. Sorular sorup canını daha da sıkmak istemedim. Hayatta her zaman güzel kalpli kimseler yok, bunu kabul etmeli hayat saatlerini ona göre ayarlamalısın. Çevrendeki insanlar her zaman sandığın gibi insanlar olmayabilir, sen de mükemmel değilsin. Hatta açık ifade etmeyi severim bilirsin, hatalısın. İyi ve beğendiğin taraflarını sevdiğin gibi, diğer insanlarda da hoşgörülü olup güzel hallerini aklına...

Sence Umurumda mı ?

S

Sonu hakikatle nihayetlenmeyen uzun yol rüyalarının asılsız olması, daha da tuhafı hayali yolların hayali olması sence umurumda mı? Yolda yolcu olmam için havada ilk leyleği gördüğüm bir zamanlama olmalı mı? Doğru yerde, doğru zamanda değilim, inandığım için yolcuyum ; olmayan şeylere, mesela boşluğa inanıyorum, mesela beş yapraklı yoncaya, mesela abajur ışığında görülen rüyanın kısa sürede gerçekleşeceğine, sökülmüş yünlerden yedi kapıya dağıtıp dileklerin gerçekleşeceğine, mesela sana...

Nano Bir Terk

N

Akıntıya karşı koyamayacağımı biliyorum. Aynı kaldırımı arşınlayan rutin bir yaya gibiyim. I’m coming home. Yürüyecek başka yol kalmadı. Eskisi kadar hızlı yükselmiyorum. Dinginim. Birdenbire kendime gelmedim elbette. Uzun zaman düşündüm. Akşamlar nasıl geçti çok iyi bilmiyorum. Son kuşlar gitti, bazı kuşlar öldü, eve dönüyorum. Kimsenin gidişinden mesul değilim. Uğursuzluklardan da. Herkesin yeni bir hayata başlama hakkı olmalı. I’m coming home. Gece oldu sözünü tutmadın, diğer gece oldu...

Hesaplaşma

H

Bu gece daha çok senden söz edelim istiyorum. Bu bir nezaket veya iyilik değil. Açıkçası ben şezlonga uzanıp seni düşüneceğim. Yalancı olduğundan bahsetmeyeceğim. Sakin ol, bütün bunları izleyecek olan geçmişe ait bir aşkın kırk yıl hatırı olurmuş misali sadece bağlılık ve bir miktar hatırlama. Dahası hatırlatmam gerekirse bilirsin cömertimdir. Sırlarını verecek değilim, hatta kız kardeşinin arkadaşıyla bir kış bir yaz ,yalana dolandığını da anlatmayacağım. Yugoslavca “yalancı” nasıl denilir...

Uzun Yol

U

“Nereye ?” “Bilmem. Bekle, yazı mı tura mı? Yazı olursa kuzeye, tura gelirse güneye . Ne dersin?“ “Yolculuğun ilk anında tartışacak değilim. Dediğin gibi olsun. Ne geldi ?“ “Güneye yol alıyoruz. Heyecanlı mısın ?“ “Aslında biraz. Hatta çok. Sen?“ “Her şeyi merak edip sabaha kadar uyuyamayacak denli heyecanlı…” O bir gün geldi ve biz Dennis’le uzun zaman içinde sürekli varsayıp konuştuğumuz tuhaf yolculuğa 1976 model , fıstık yeşili Volvo 240 GL ile çıkıyoruz. Onca konuştuk, işte hayaller...