Serseri, hokkabaz ya da hayalperest, alaylık küçük ve önemsiz işler yaparak hayatını kazanan, şehirden şehre dolaşıp hayale düşkün olmakla suçlanan ve böylelikle iskambil kağıtları gibi devrilen insanlardandım. Fiskos giden ilişkilerle, fesat kumkumaları, hazırlopçular, şakşakçılar ya da hacıyatmazlarla uzaktan yakından ilgisizdim. Zamanımızın harikalarına uymuyordum. Gücenik, içi dar, iki şehirden avare yaşıyordum. Şehir, havasızlığı ve darlığıyla ben ve benzerlerimi kuşatmıştı: Istampacı...
Hayat
Hikayenin geçtiği ev, hafakanların bastığı mekandı. Mart soğunu yaşarken evin bahçesine kırnavlar yerleşmişti. Tutkuların da, ateşli aşkların da tarihe karıştığı bu evin dışında kedilerin seviştiği bir dönemin içindeyim. Fütursuz hayatlarına özeniyor, panjurları yarı kaldırılmış penceremden uzanıp üşüyerek, siyah korku kedilerini, beyaz ev miyavlarını ve sarmanları seyredip kendimi unutuyorum. En çok iki katlı müstakil evlerin, villaların oluşturduğu kentten uzak sakin bir semtti burası...
Sevgili Ben
Sevgili Canım, senin için endişeleniyorum. Bugün seni aradığımda sesin solgun, tesellisiz geliyordu. Sorular sorup canını daha da sıkmak istemedim. Hayatta her zaman güzel kalpli kimseler yok, bunu kabul etmeli hayat saatlerini ona göre ayarlamalısın. Çevrendeki insanlar her zaman sandığın gibi insanlar olmayabilir, sen de mükemmel değilsin. Hatta açık ifade etmeyi severim bilirsin, hatalısın. İyi ve beğendiğin taraflarını sevdiğin gibi, diğer insanlarda da hoşgörülü olup güzel hallerini aklına...
The Strange Love
Sometimes I want you to think of me, sometimes I want to forget all about you… It’s not the thing I want to leave home… You are playing this game as an escapee… You are sitting with your brown hair as a blond one… You know nothing about English literature history but you read sonnets from Shakespeare, sometimes you are all in silence but you tell me you were talking about me and my face, you want me to believe that you are a fast driver at night but you always ask if there is a speed limit or...
The Micro Love
We had never talked again about it all that night. This was neither our choice nor fate. Is that all? About me? About you? About all our days and nights? We were next to the window. Looking to some cars passing through the street miles away, watching the different style shoes and steps walking further… I am the wrong one for you.” So am I!” Loving is not everything, we need much more than feelings. I tried to tell him slowly, he told me his story slowly, we lived really slowly that night…...
The Lover’s Letters
Dear Martin, with all my confusions, then; my fears, at last, my joylessness… I am here. I decided on staying here. The best thing to do at the moment is being motionless. I’m only drinking cups of coffee and sitting here and away. Don’t make any sentences cause I’m not listening to you and your advice right now. I’m thinking about all evil and kindness in my life. I wonder where you are now. What should I do now? To believe you or not… The strange is I’m coming back from all your long stories...
Aşkı Unutma Sanatı
Hayatlarım, gecelerim, aşık olmaktan kaçan trabzan atlayışlarım, bu niyetle her şeyi yavaşa alma hallerim, sonra çoğu başka hayatlar, ve daha sonraları… Böylece aşık olmaktan kaçarsın. Siyasal bilgiler düşünebilirsin, ekonominin gidişatına takılabilirsin, hadi hayat tepe taklak der amuda kalkıp “düş benden düş” diye çığlıklar atarak yelkenleri indirebilirsin. Aşktan kaçan halin her ihtimali bir eğlenceli oyuna getirebilir. Genlerinde iyiden iyiye gitme hali var. O günlerde, bu...
Aşk Kasabası
Konuşuyorum. Konuşuyorsun. Çok iyi bilmediğim şeyleri, çok iyi bilmediğin şeyleri anlatıyorsun. Olağanüstü cümleler kurmuyorsun, olağanüstü cümleler kurmuyorum. Ne eskileri, ne geleceği konuşuyoruz. Kesinlikle blues dinliyoruz. Aynı şarkıda konuşan iki tanıdık olmayı seviyoruz. Apaçık söylemeden yarım cümleleri tamamlayabilen bir eskimişliğimiz var. Uzun yıllar blues dinleyebilecek vaktimiz varmış gibi tasasız ritim tutuyoruz. Hiçbir kasabaya yürüyerek gitmemiştim hayatımda. İçimde uçsuz...
Leaving Love Hurts
The adventure ended. The best thing is to forget everything. A new winter, a new summer, a new evening… There was no dark-skinned stories nor very slowly old cars… You may pass under the old ladder, you may see the old black cat, you may also tell the old stories. I don’t care about you. Even you pass all the streets flying, even you call me at the top of the skyscrapers, even you overtake me from unwritten stories… I don’t care about you. Now, I’ve forgotten you as you want me to forget...
Siesta
Ne söyleyeyim? Nerdeyse hiç kimsenin öğle uykulu hayatının kalmadığını mı? Parçalı bulutlu adamlar, yedi fil hikayesi, evinde uyuyamayan hayatlar, hoşgörüsüz sokaklar, biri diğerini itiyor, öne adımlayıp daha hızlı yaşamak için dirsek atıyor, komik çabalar, anlamsız telaşlar. Sabahları işe giderken, akşamları da eve dönerken daha çok korna çal, öndeki arabayı sıkıştır ki, daha hızlı sürsün, acele hayatçılar, bir patırtılı, bir gürültülü hayat… Nereye? Ben bir şeyleri eksik biliyor...